Medya planlaması, “Bir ürün veya servise ait reklam mesajını potansiyel tüketicilere iletmenin en iyi yolu nedir?” Sorusuna yanıt bulmak için verilmiş bir dizi kararlar zinciridir. Bu çok genel bir tanım olmakla beraber, medya planlamasının konusunu geniş kapsamıyla anlatmaktadır.
Bir medya planlanın yanıtlaması gereken soruların bazıları aşağıdadır:
- Ne kadar potansiyel tüketiciye ulaşmam gerekiyor?
- Reklam mesajımı hangi medya aracı veya araçlarını kullanarak hedef kitleme iletmeliyim?
- Potanisiyel tüketiciler, bir reklamı bir ayın içinde kaç kere görmelidir?
- Reklam hangi aylarda ya da mevsimlerde yayınlanmalıdır?
- Reklam, ülkenin hangi pazarında, bölgesinde görülmelidir?
- Herhangi bir medya aracı için ne kadarlık bir bütçe ayırmalıyım?
Bu sorular yanıtlanması gereken sorulardan sadece bir kaçıdır ve her bir soru kendine özgü bir yanıt ve karar gerektirmektedir. Tüm bu sorular yanıtlandıktan sonra “medya planı” denilen yazılı dökümana aktarılarak organize edilir. Plan, reklamverenlerimiz tarafından onaylandıktan sonra medya araçlarının seçimi ve kullanılması aşamasına geçilir. Bu plan, aynı zamanda medya satın alınması için bir rehberdir.
Medya planlamasını, sadece bir liste halindeki soruların yanıtlaması olarak yorumlamak çok hatalıdır. Her bir soruyu çözülmesi gereken kendine özgü yapıcı problem zinciri olarak görmek çok daha doğru olacaktır.
Bu yapıcı problemler genelde basit olsa da bazen üzerinden tekrar düşünmek ve araştırmak ve “veri”ye başvurulması mecburidir. “Haftanın hangi gününde televizyonda reklam yayınlarsam daha etkili olur?” Basit bir soru ve basit bir tecrübe ile çözülebilecek problemdir. “Hangi medya aracında reklamım yayınlanırsa potansiyel tüketicilere kesin satın almaya yönlendiririm?” Sorusu ise biraz daha araştırma, geçmiş tecrübeler, yetenek ve bu veriler ışığında psikoloji, felsefe, sosyoloji ve antropoloji ve Türkçe bilgileriyle birleştirerek yanıtlanması ve mutlaka “veri” den sonuç çıkarılarak bu bilgiler ile harmanlanması gereken bir süreçtir. Okuma gerektirir. İzlenme gerektirir. Araştırma gerektirir. Sosyal hayat gerektirir. Veri gerektirir. Yabancı dil gerektirir ve en önemlisi eğitim gerektirir.
Yani medya planlama, özünde kolay gibi görünse de bir dizi probleme en iyi yanıtları sağlayacak kararları verme işlemi olduğu için eğitim ve tecrübe gerektirir. Bir planlamacı söz konusu problemlere bir çözüm bulabilir ama bu çözüm diğer unsurlar birarada düşünülmediğinde işe yaramayabilir.
Dolayısı ile problemlere en iyi çözümü bulmak bir medya planlama ajansının ve personelinin görevidir. Uzun yıllardır bu işin içindeyiz. İnsan kaynakları ve hizmet verdiğimiz markalara baktığımızda bu tecrübelere sahip olduğumuzu söylememizde bir sakınca olmadığını yazabiliriz.